Budapeşte Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin (YEE) çalışmaları sonucunda, Yunus Emre’nin ismi Macaristan’ın Zigetvar kentinde bir meydana verildi.
Törene, YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Zigetvar Belediye Başkanı Dr. Peter Vass, Türk Konseyi Macaristan Temsilcilik Ofisi Direktörü Büyükelçi Prof. Dr. Janos Hovari, YEE Budapeşte Müdürü Mustafa Aydoğdu ve çok sayıda davetli katıldı.
Başkan Ateş, 2021’in hem UNESCO hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Yunus Emre’nin vefatının 700. yıl dönümü münasebetiyle anma ve Türkçe yılı ilan edildiğini anımsattı.
“Umarım Türk-Macar Dostluğu Bir 700 Yıl Daha Devam Eder”
Yunus Emre’nin vefatının üzerinden 700 yıl geçmesine rağmen Yunus Emre’nin düşüncelerinin ve kullandığı Türkçe’nin bütün dünyada yeniden ilgi gördüğünü söyleyen Ateş, “Bugün de onun görüşlerini temsil eden Yunus Emre Enstitüsü, dünyanın her tarafına aynı düşünceyi taşıyor. Onun anısına burada, bir meydana isminin verilmesi bizim açımızdan çok kıymetli. Türk ve Macar halklarının ve ilişkilerinin gelişmesi açısından bu sembolik açılış için özellikle Sayın Belediye Başkanına ve bu konuda onu destekleyen herkese teşekkür ediyorum. Bu tür güzel adımlarla umarım Türk-Macar dostluğu bir 700 yıl daha devam eder.” ifadelerini kullandı.
Törenin ardından Zigetvar Kalesi’ndeki Sultan Süleyman Camisi bahçesinde gül diken Prof. Dr. Ateş ve Dr. Vass, kentte bulunan Türk-Macar Dostluk Parkı’na da ziyaret gerçekleştirdi.
Ateş, ziyaretiyle ilgili yaptığı açıklamada, Zigetvar’ın Türk tarihi açısından çok kıymetli olduğunu, Yunus Emre’nin isminin verildiği bir meydanın açılışına katılmanın ayrıca önemli olduğunu vurguladı.
“Yunus Emre’nin İsmi, Türklerin Barış, Sevgi ve Dostluk Mesajları Avrupa’da Yaşamaya Devam Edecek.”
Ateş, “Yunus Emre’nin isminin Zigetvar’da enstitümüzün girişimiyle belediye tarafından bir meydana verilmesi bizim için çok kıymetli. Bu girişim bu yıl yurt dışında yaptığımız kalıcı en önemli değer, çünkü bundan sonra Yunus Emre’nin ismi, Türklerin barış, sevgi ve dostluk mesajları Avrupa’da yaşamaya devam edecek.” şeklinde konuştu.
Türkçe ve Macarca’nın aynı dil ailesine mensup olduğunu, bugün bile Türkçe’de kullanılan yüzlerce kelimenin Macarca’da da kullanılmasının kültürel ve dil olarak çok ciddi bir yakınlığın göstergesi olduğunu ifade eden Ateş, “Tarihte de Türkler ve Macarlar bu ilişkiyi sürdürmüşlerdir. Bugün de ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkiler en üst düzeyde temsil edilmekte. Buralarda olmak bizim için çok kıymetli. Özellikle de belediyenin bu girişimi, Yunus Emre’yi ve felsefesini hatırlama açısından da Avrupa’ya açılacak bir kapı olarak görüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Yorum yazabilirsiniz