Türk Dünyası’nın aydını, Kazak çağdaş dil biliminin kurucusu Ahmet Baytursınulı’nın doğumunun 150. yıl dönümü çerçevesinde Ankara’da anma etkinliği düzenlendi.
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Kazakistan’ın Ankara Büyükelçiliği ve Türk Dil Kurumu (TDK) iş birliğinde Genel Sekreterlik Konferans Salonu’nda “Kazak Dili İçin Bir Dönüm Noktası: Ahmet Baytursınulı’nın Doğumunun 150. Yıl Dönümü Anısına Bilgi Şöleni” uluslararası konferans düzenlendi.
Açılış konuşmaları TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuli ve TDK Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin tarafından gerçekleştirilen konferansta, Kazakistan’dan A. Baytursınulı Dil ve Bilim Enstitüsü Müdürü Prof. Anar Fazıljan, L.Gumilov Avrasya Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Amantay Şarip, Kırgızistan’dan Cengiz Aytmatov Dil ve Edebiyat Enstitüsü Manas Araştırmaları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Meerim Kolbayeva, Azerbaycan’dan Milli Bilimler Akademisi Nesimi Dil Bilimi Enstitüsü Türk Dilleri Bölümü Müdürü Doç. Dr. Elçin İbrahim, Özbekistan’dan Taşkent Devlet Pedogoji Üniversitesi Kazak Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ergaş Abduvalitov ve Türkiye’den Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güljanat Kurmangali Ercilasun bildiri sundular.
Yaptığı konuşmada TÜRKSOY Genel Sekreteri Kaseinov, 20. asrın başında Kazakistan’da yaşanan ulusal özgürlük hareketinin önderlerinden biri olan, devlet emektarı, Kazak dil bilimci ve edebiyatçısı, Alaş Orda hükümetinin üyesi Ahmet Baytursınulı’nı doğumunun 150. doğum yıl dönümü vesilesiyle TÜRKSOY çatısı altında düzenlenen konferans ile anmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Türk Dünyası’nın ortak aydını olan Baytursınulı’nın yaptığı çalışmalarla sadece Kazak diline yönelik değil, Türk Dünyası diğer dillerine de önemli katkılar sağladığını kaydeden Kaseinov, “Ahmet Baytursınulı 1910 yılında Arap alfabesini Kazak diline uygunlaştırmış, 1912 yılında kazak çocuklar için ilk “Alfabe” kitabını yazmıştır. Bu kitap, o dönemdeki Kazak halkının eğitimine eşsiz katkılarda bulunmuştur. Onun dile katkıları bununla da sınırlı değildir. O, Kazak halkı için “Gramer Kitabı”, “Okuma Kitabı” ve “Dil Açar” gibi pek çok kitap yazmıştır. Bu yöntembilim kitapları, bugüne kadar, Kazak dil bilimi alanında çalışan bilim adamlarının başlıca kaynaklarından olmuştur.
Kazak halkının 20. asrın başında kullandığı Arap alfabesinin Latin alfabesine dönüştürülmesi yolunda büyük emek harcamıştır. Baytursınulı’nın Türk Dünyası’na yönelik çalışmaları ve katkıları da az değildir.” diye konuştu.
Kazakistan’da milli bilinçlenme hareketi olan Alaş Hareketi’nin 20. Yüzyılın başlarında Türk Dünyası’nın her köşesinde meydana gelen özgürlük ve bağımzıslık hareketinin ayrılmaz bir parçası olduğunu dile getiren Büyükelçi Abzal Saparbekulı, Alaş Hareketi’nin önderlerinden olan Ahmet Baytursınulı’nın ise kuşkusuz bu hareketin manevi lideri olduğunu kaydetti. Bir eğitimci olan ve “ustaz”(öğretmen) unvanıyla da tanınan Baytursınulı’nın, Arap alfabesini Kazak dilinin derinliklerine vararak, gramerine uygun olarak düzenlediği kurallardan oluşan eserlerinin önemli olduğunu vurguladı. Abzal Saparbekulı, çalışmalarıyla sadece Kazak dilinin değil, diğer Türk dillerinin de gelişmesi ve kullanılmasına katkı sunan Baytursınulı’nın Kazak halkının ilk profesörü unvanını taşıdığına dikkati çekti.
TDK Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, Baytursınulı’nın çalışmalarının Türk dilinin gelişimi ve öğretilmesine eşsiz katkılar sunduğunu ve Sovyet dönemi Türk halkları dilbilimcileri için önemli kaynak olduğunu dile getirdi. Baytursınulı’nın çalışmalarının Kazakistan’dan sonra en fazla Türkiye’de araştırıldığına da dikkati çeken Gülsevin, bu araştırmalara ilişkin bazı çalışmaları örnek gösterdi.
Açış konuşmalarının ardından protokol üyeleri Ahmet Baytursınulı’ye ithafen TÜRKSOY tarafından yeni yayımlanan yazar Serikbay Ospanov’un Kazakça “Ult Ustazı” (ulusun öğretmeni) kitabının tanıtımı yapılarak kurdelesini kesti.
Kurdele kesiminin ardından Türk Dünyası bilim insanları Ahmet Baytursınulı’nın hayatı, eserleri ve Kazak dili ve edebiyatına sağladığı katkılara ilişkin bilimsel bildirilerini sundu.
Konferans Kazak solist Asem Erejekızı’nın milli çalgı aleti dombra ile sunduğu müzik dinletisiyle sona erdi.
Yorum yazabilirsiniz